Detaylı bilgi almak ve randevu oluşturmak için formu doldurun, biz sizi arayalım.
Oküloplastik cerrahi gözü çevreleyen tüm kemik ve yumuşak dokuların tanı ve tedavisi ilgilenir; oftalmolojinin alt dalıdır. Gözün kendisi kadar göz yuvası, gözleri hareket ettiren kaslar ve gözü çevreleyen tüm kemik ve yumuşak dokular da oldukça önemlidir. Bu yapılar yaralanmalar, enfeksiyonlar, iltihaplar, tümörler ya da yaşlanma gibi çeşitli koşullardan etkilenebilir. Göz kapağı hastalıkları, göz kapağı estetiği, gözyaşı kanalı tıkanıklıkları ve diğer hastalıkları, guatra bağlı gelişen göz hastalığı, göz çukuru hastalıkları ve göz kapağı hastalıkları oküloplastik cerrahinin uzmanlık alanlarıdır.
Göz kapakları yerçekimi ve zamanın etkisi ile her geçen yıl biraz daha deformasyona uğramaktadır. Alt ve üst göz kapakları göz kırpma, jest, mimik hareketleri çerçevesinde gün içinde sürekli aktif bir şekilde çalışmaktadır. Zamanla hem alt hem de üst göz kapaklarında deri ve kas yapısında fazlalık oluşabilir ve bu fazlalık dokuda sarkma meydana gelebilir. Fazlalık doku olmasa dahi göz kapaklarında oluşan kırışıklık tüm göz yapısını ve çevresini etkileyecektir. Gözler gerek görüş işlevleri ile gerekse de iletişim özelinde kullanılmaları ile yüzün en önemli parçalarından bir tanesidir. Göz kapaklarında meydana gelen kırışıklık ve sarkma gibi problemler hem görme işlevine hem de estetik görüntüye zarar verebilir. Dolayısıyla göz kapağı problemlerinin göz kapağı estetiği yani Blefaroplasti kapsamında tedavi edilmesi önerilmektedir. Bu şekilde mevcut kırışık ve sarkık görüntüden kurtularak tekrar sağlıklı ve estetik bir görünüme kavuşmak mümkün olur.
Göz kapağı estetiği uygulamalarında üst ve alt göz kapağı ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Üst göz kapağı katmanlarında yağ dokularının yanı sıra gözyaşı bezini de bulundurmaktadır. Alt göz kapağı katmanlarında ise yalnızca yağ dokuları bulunmaktadır.
Üst göz kapağı estetik uygulamalarında lokal anestezi yardımıyla süreç başlar. Eğer sarkmış, gevşemiş fazlalık bir deri grubu varsa bu deri grubu alınır ve iç katmanlardaki yağ dokularına müdahale edilir. Fıtıklaşmış yağ dokularının dışarıya alınması sağlanır, gözyaşı bezlerinin konumlandırması gerçekleştirilir ve dikişler atılarak süreç tamamlanır.
Alt göz kapaklarında da lokal anestezi ile süreç başlar ve fazlalık deri ile kas dokuları kaldırılır. İç katmanlardaki yağ derilerinde fıtıklaşmış yapılar dışarıya alınır ve fazlalık dokuların tamamı temizlenir. Eriyen dikişlerle süreç sonlandırılır.
Gözyaşı kanal tıkanıklığı, gözyaşı kanallarının tıkanması sonucu gözyaşının burun boşluğuna ulaştırılamadığı bir durumdur. Gözyaşının dışarı akmasına neden olur. Gözyaşlarının sağlık olarak tahliye edilememesi gözyaşı kanallarındaki kısmi ve tam bir tıkanıklıktan kaynaklanabilir. Gözyaşının sürekli dışarı akması gözyaşı kesesinin iltihaplanmasına ve kızarıklık, tahriş olma gibi semptomlara neden olabilir. Gözyaşı kanal tıkanıklığı ile yenidoğan bebeklerde daha sık karşılaşılmaktadır. Bu durum genellikle ilk bir yıl içerisinde kendiliğinden iyileşir. İyileşmediği durumlarda sondalama ya da silikon tüp entübasyonu gibi farklı tedavi yöntemlerine başvurulması gerekebilir.
Gözyaşı kanal tıkanıklığı yetişkinlerde burun çeperinde eğrilik, burun enfeksiyonları, alerjiler ya da kanser tedavileri gibi farklı nedenlerle ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda herhangi bir nedeni bulunmaz. Tedavisinde oküloplastik cerrahi ile kanal tıkanıklığı açılır. Gözyaşı kanal tıkanıklığı neredeyse her zaman tedavi edilebilir bir hastalıktır. Gözyaşı kanal tıkanıklığı tedavi planlaması tıkanmanın nedenine ve tıkanıklığın seviyesine ve etkilenen kişinin yaşına bağlı olarak değişiklik göstermektedir.
Göz kapağı görme işlevinin sürdürülmesinde hayati önem taşır, gözleri nemlendirmek ve koruma gibi görevleri vardır. Göz kapağı tümörleri iyi ya da kötü huylu olabilir ve tüm kanserlerde olduğu gibi erken teşhisi hastalığın tedavisinde oldukça önemlidir. Tümörler cilt altına doğru büyüme eğiliminde olduklarından küçük boyutta erken dönem tespit edilmesi son derece önem taşır. Genellikle iyi huylu tümörler aktif tedavi gerektirmez ancak dikkatli izlenmelidir. Estetik açıdan kişiyi rahatsız ettiği, kişinin görme kalitesini düşürdüğü ya da göz tahrişi ve enfeksiyon gibi semptomlara yol açtığı durumlarda cerrahi olarak alınması gerekebilir.
Detaylı bilgi almak ve randevu oluşturmak için formu doldurun, biz sizi arayalım.