İnterstisyel Sistit

İnterstisyel Sistit mesane duvarında meydana gelen ağrılı iltihaplanma durumudur. Mesanenin kendisinde değil mesane duvarında gerçekleşen deformasyon sonucu gerçekleşmektedir. Sistit mesane iltihaplanması hastalığıdır ve İnterstisyel Sistit ile Sistit arasındaki fark budur. İnterstisyel Sistit hastalığında mesanenin kendisinde herhangi bir iltihaplanma gerçekleşmezken mesane duvarında iltihaplanma görülmektedir. 

İnterstisyel Sistit ve Sistit problemleri kadın hastalarda daha çok ortaya çıkmaktadır. Bunun ana sebebi de mesaneden çıkan üretranın kadınlarda erkeklere oranla daha kısa olmasıdır. İnterstisyel Sistit mesane bölgesi başta olmak üzere alt karın bölümünde ağrılı yakınmalarla kendisini gösterebilir. Ayrıca ani idrar sıkışmaları, sık sık idrara çıkma isteği gibi durumlarla da kendini belli edebilir. İnterstisyel Sistit genç yaşlardan itibaren ortaya çıkabilen bir hastalık olsa da orta yaş grubunda daha çok gözükmektedir. 

İnterstisyel Sistit Nedenleri Nelerdir?

İnterstisyel Sistit hastalığına neden olan faktörler arasında cinsiyet en başta gelmektedir. Çünkü İnterstisyel Sistit hastalığı kadın hastalarda erkek hastalara oranla oldukça fazla ortaya çıkmaktadır. Mesane idrarın depolandığı alandır ve idrarın mesaneden dışarı çıktığı yer üretra olarak isimlendirilmektedir. Kadınların anatomik yapısında üretra, erkeklerin üretrasına oranla büyük oranda kısadır. Dolayısıyla kadınların hem Sistit hem de İnterstisyel Sistit hastalığına yakalanma ihtimali çok daha fazladır. Çünkü mesanede gelişecek bir iltihaplanma riski daha büyüktür. Dolayısıyla İnterstisyel Sistit için kadın olmak bir risk faktörü teşkil etmektedir. 

İnterstisyel Sistit ana nedenleri arasında mesanede oluşan deformasyonlar da bulunmaktadır. Mesaneyi koruyan tabakanın çeşitli travmalar sonucu deformasyona uğraması burada iltihaplanma oluşturabilir. 

İnterstisyel Sistit kalıtımsal faktörler üzerinden de gerçekleşebilir. Yanı sıra idrar yolu enfeksiyonlarının sık sık tekrar ettiği durumlarda zamanla gerçekleşen iltihap yayılım gösterir. Böylece mesane ve mesane duvarı üzerine de sıçrayabilen iltihaplar İnterstisyel Sistit oluşumunu tetikler. İdrarda bulunan deformasyon yaratabilecek maddeler ve bağışıklık sisteminde yaşanan anomaliler İnterstisyel Sistit oluşumunda etkili olan diğer faktörlerdir. 

İnterstisyel Sistit Belirtileri Nelerdir? 

İnterstisyel Sistit hastalığı mesane duvarında gerçekleşen iltihaplı bir hastalık olduğu için ağrılı yakınmaların dışında çoğu belirti idrar boşaltımı ile alakalıdır. Özellikle sık sık idrara çıkma isteği, ani idrar sıkışmaları ve acil bir şekilde idrar boşaltma ihtiyacı bunlar arasında sayılabilir. Ayrıca idrar yaparken zorluk, yanma ve acı görülebilir. İnterstisyel Sistit hastalığı belirtileri uzun bir süre boyunca kalabilir. Bunun sebebi İnterstisyel Sistit hastalığının dönem dönem çeşitli yakınmalar oluşturması dönem dönem sakinlemesidir. Özellikle stres, ağır egzersizler, regl dönemi ve cinsel aktiviteler neticesinde yakınmalar artabilir. 

İnterstisyel Sistit belirtileri arasında mesane ve tüm alt karın bölgeye yayılan ağrının yanı sıra, idrar problemleri görülmektedir. Ayrıca cinsel ilişki esnasında çeşitli yakınmalar ve buna bağlı olarak oluşan libido düşüklüğü de görülebilir. Hem gündüz hem de gece sık sık idrar ihtiyacı doğabilir. Özellikle gece sık sık idrara çıkmak uyku kalitesini bozacaktır ve hayat kalitesinin daha fazla düşmesine neden olacaktır. 

İnterstisyel Sistit Tanı ve Tedavi Süreci 

İnterstisyel Sistit tanı yöntemlerinde öncelikle bilgi alışverişini sağlamak gereklidir. Fiziksel muayene eşliğinde sağlanan bilgi alışverişinin ardından çeşitli şüpheler üzerine tetkikler gerçekleştirilir. Bunun için öncelikli olarak yapılan testler idrar tetkikleri ve kan tetkikleridir. Bu süreci takip eden testlerde ise sistoskopi, biyopsi, idrar sitolojisi, potasyum duyarlılık testi ve çeşitli görüntüleme yöntemlerinden yararlanılabilir. 

İnterstisyel Sistit tedavisi uzun soluklu bir tedaviye dönüşebilir. Dolayısıyla bu süreçte hem hastalığı kontrol altına alıp iyileştirmek hem de hayat kalitesinin düşmesini engelleyecek tedavi uygulamalarından yararlanılmalıdır. Medikal ilaçlarla başlayan tedavi bol su tüketimi ile desteklenmeli. Tedaviye yanıt alınamazsa ve ileri seviye problemler gelişirse cerrahi seçeneklerle tedavi mümkündür. Ancak öncelikle hayat tarzı değişiklikleri, fizik tedavi ve mesane eğitimi sağlayacak çalışmalara yönelmek gerekmektedir. Mesane botoks uygulaması gibi alternatif yöntemlerden de yararlanılabilir.